DELİLLERİN GÖSTERİLMESİ VE İBRAZI
Taraflarca dilekçeler aşamasında kanıtlanmaya elverişli biçimde somutlaştırılarak ileri sürelen, iddia ve savunmanın dayandığı olguların ispatına yarayacak deliller ne zamana kadar sunulacaktır. HMK.nun 119/1-f maddesi gereğince davacı, davasını dayandırdığı vakıları hangi delillerle kanıtlayacağını, Aynı Kanunun 129/1-e maddesi uyarınca davalı savunmasını dayandırdığı vakıaları hangi deliller ile ispatlayacağını, 136/2. maddesine göre de cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde idiia ve savunmaları genişletme yahut değiştirme serbestesi nedeniyle dayandıkları vakıaları hangi delil ile kanıtlayacaklarını bildirmek zorundadırlar.
Bu durumda davacı, ancak dava ve cevaba cevap dilekçesinde, davalı ise cevap ve ikinci cevap dilekçesinde delil gösterebilecek HMK.nun 145. maddesi uyarınca da HMK.nun 119, 129 ve 136 maddelerinde belirtilen sürelerden sonra yeni delil bildiremeyecektir. Ancak bir delilin sonradan ileri sürülmesi yargılamayı geciktirme amacı taşımıyorsa veya süresinde ileri sürülmemesi ilgili tarafın kusurundan kaynaklanmıyorsa, mahkeme o delilin sonradan gösterilmesine izin verebilecektir.
Delillerin sunulmasına ilişkin olarak HMK.nun 137/1. maddesinin 2. cümlesinde “Mahkeme ön incelemede;… tarafların delillerini sunmaları ve delillerin toplanması için gereken işlemleri yapar,..”, 139/1. maddesinin 2. cümlesinde ise ..c) Duruşmaya sadece taraflardan birinin gelmesi ve yargılamaya devam etmek istemesi durumunda gelmeyen tarafın yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemeyeceği. ç) Davetiyenin tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içinde tarafların dilekçelerinde gösterdikleri, ancak henüz sunmadıkları belgeleri mahkemeye sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıylagereken açıklamayı yapmaları, bu hususların verilen süre içinde yerine getirilmemesi halinde o delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağına karar verileceği” hükmüne yer verilmiştir. Bu düzenlemeye paralel olarak, aynı yasanın 140/5 maddesinde de “139 uncu madde uyarınca yapılan ihtara rağmen dilekçelerinde gösterdikleri belgeleri sunmayan veya belgelerin getirtilmesi için gerekli açıklamayı yapmayan tarafın bu delillere dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verilir.” Düzenlemesi yapılmıştır.
Diğer yandan HMK.nun 140/4. maddesine göre ön inceleme kural olarak tek duruşmada tamamlanmalıdır. Zorunlu olan hallerde bir defaya mahsus olmak üzere yeni bir duruşma günü tayin edilebilecektir. Bununla ön incelemenin en fazla iki duruşmada tamamlanacağı öngörülmüştür.
Bu düzenlemelerle yargılamanın sağlıklı yürütülmesi, tahkikatın hızlandırılması, delillerin bir an önce toplanması, tahkikat sırasında delil toplamakla zaman geçirilmemesi ve ön incelemenin yargılamanın uzaması sebeplerinden birisi olmasının önüne geçilmesi amaçlanmış, ön inceleme oturumu, hazırlık mahiyetinde ve esasa girilmeden evvel verilecek kararları içeren bir oturum olarak değerlendirilmiştir.(HMK 140. maddesi gerekçesi)
Sonuç olarak söylemek gerekir ki esasen ön inceleme yargılamanın yor haritasının çıkarılacağı bir aşamadır ve çok önemlidir. Ön inceleme aşaması HMK değişikliklerin en önemli müesseselerinden biridir ve asla ihmal edilmemesi gerekir.
Mahkemelerin yukarıda belirtilen hükümlere uymaları hem davaların süresini kısaltacak hem de yargılamanın şeffaf, denetlenebilir olmasını ve adil sonuca ulaşılabilmesini sağlayacaktır. Unutulmamalıdır ki her zaman usul esasa takaddüm eder.




